İlkbaharın cıvıl cıvıl renkleriyle şenlenip gönlümüze nağmeleri hatırlatan, yaz aylarında altın rengi gün batımlarıyla ruhumuzu büyüleyen, sonbaharın kızıl tonlarıyla bir tablo gibi karşımıza çıkıp kış mevsiminde lapa lapa yağan karla seyrine doyum olmayan, bir manzara var ki İstanbul’da, Çamlıca Tepesi, insanlığa verilen bir armağan…
Sizlere bugün 2022 yazında Ece’yle gezdiğimiz Çamlıca Tepesinden bahsetmek istiyorum. Dört mevsim İstanbul’da gezilecek yerler listesinde her zaman görülmeli dediğim yerlerden.
İçindekiler
Peki Çamlıca Tepesi, nasıl oluyorda bu kadar çok İstanbul’un sosyal hafızasında yer almaya başlamış?
Biliyorsunuz ki İstanbul, 7 tepesiyle ünlüdür.
Boğazın gerdanı olarak ifade edilen manzarasıyla Karadeniz’den Adalar‘a kadar her yeri seyredebildiğiniz Çamlıca Tepesiyse onlardan bir tanesidir.
Diğer tepeleri merak ettiyseniz hemen şu linke göz atın
Sultan IV. Murad’ın çok sevdiği tepelerden olan Çamlıca Tepesi‘ne pek çok kasır yapılmış o dönemlerde. Böylece sayfiye yeri olarak kullanılmaya başlanmış, tepe ve çevresi İstanbul halkının aklında ve gönlünde yer edinmiş. Tanzimat dönemi yazarlarının roman ve şiirlerinde konu ettiği, Yeşilçam filmlerinin unutulmaz romantik karelerinin çekildiği, birçok Türk Sanat müziği eserlerine yaşantısıyla ilham olan Çamlıca Tepesi, ister istemez, hep sosyal hafızamızda yer alacak köşelerden.
"Biz Çamlıca'nın üç gülüyüz Aşk bahçesinin bülbülüyüz Dillerde gezer söyleniriz Gamsız yaşarız eğleniriz Yalnız gezene söz atarız Naz eyleyene biz çatarız Bin bir kokulu gül satarız Vallahi cana can katarız"
Yesari Asım Ersoy’a ait olan eseri, bir yerlerde duysam, hemen mırıldanmaya başlarım, ya siz? Kaç kişiyiz, elleri göriyiim!
Fransız yazar, şair ve siyasetçisi olan Lamartine‘nin de dediği gibi “Dünyaya son bir kez bakacaksınız deseler, o bakış ile Çamlıca Tepesi’nden İstanbul’a bakmak isterdim” sözü eşsiz boğaz manzarasının büyüleyiciliğini ne güzel ifade etmiştir.
Çamlıca Tepesinde Neler Yapılır ve Ne Yenir?
İstanbul Boğazı manzarasının keyfi çıkarılır tabikisi. Nasıl mı? Şööyle; sabah ya da günün her saatinde ferforje mini masa ve taburelere oturup, kahve yada çayınız eşliğinde manzaranın seyrine dalınarak. İnsan başka ne ister…
Çamlıca Tepesi, İstanbul Belediyesi‘nin restoran ve kafe işletmelerinin yer aldığı, bahçe ve korularıyla, piknik alanları ve oyun parklarıyla da halka açık bir mesire yeri olarak İstanbul’a hizmet veriyor. Tabi manzarasının güzelliği nedeniyle fotoğrafçılar için nişan ve düğün fotoğraf çekimlerinde en tercih edilen bir plato olmuş durumda. Tüm İstanbul’u seyredebilme imkanı sağlayan seyir terasları, turistler tarafından beğeni görüyor. Şehir dışından misafiriniz gelirse, mutlaka alın götürün. Hele yaz aylarında boğaz esintisiyle sıcaklardan da kaçmış olursunuz.
Çocuklarla bahçesinde gezip, binlerce foto çekilebilirsiniz. Ama ne olur, peyzaj düzenlemelerini bozmadan.
Eğer ki tepeye gelip bir fotoğraf çekilirseniz, bilinki yüzde yetmiş beş İstanbul’u yaşamış sayılırsınız.
Dilerseniz koru içinde bulunan masalarda çocuklarla piknik yapabilirsiniz. Top, saklambaç, ip atlama gibi pek çok oyunu oynayabileceğiniz alanlar mevcut. Mangal ve semaver yasağı var, ki çok yerinde bir kural! O nedenle termosta çayınız hazır, soğuk sandviçleriniz çantanızda bulunsun.
Çamlıca Tepesi’nde yer alan Çamlıca Sosyal Tesisleri, restoran olarak İBB tarafından işletiliyor. Eğer hazırlıksız gittiyseniz, burada yemek yiyebilirsiniz. Yoğun zamanda, telefon numaranızı alıp, sıraya göre sizi arayıp çağırıyorlar.
Restoran yoğun olabiliyor bazen, üzülmeyin. Hemen önünde yer alan taşlıkta büfe var. Gözleme, kumpir, çay, kahve, tost yada hamburger gibi fast food satışı yapıyorlar. Fiyatları gayet makul, sadece sırada bekleyip, self servis almanız gerekiyor. Yoğun zamanlarda sıkıcı olabilir çocuklarla, ancak hızlı servis vermeye çalışıyorlar.
Aslında İBB’nin işlettiği bir mesire alanı olan Çamlıca Tepesinde oyun parkları yer alıyor. Bahçenin içinde gezerken mutlaka görürsünüz.
Bu oyun parklarına yakın İBB’nin tuvaletleri mevcut. 1 TL yada İstanbulkartınızla kullanabilirsiniz.
Mutlaka yeme içme yada oyun alanlarına gitmek zorunda değilsiniz, isterseniz çocuklarla sportif bir etkinlik yapabilirsiniz. Bahçenin güzel yollarında ya da büyük çimenlik alanda yoga, koşu, ip atlama, yürüyüş yapılabilir.
Buraya kadar gelmişken vaktiniz varsa, Küçük Çamlıca Tepesine yürüyebilirsiniz.
Çamlıca Tepesine Nasıl Ulaşırım?
Özel araçla, Google maps‘ten takip edin. İspark’a ait otoparka aracınızı bırakabilirsiniz ( Tüm gün 50 tl) . Fakat biz gittiğimizde yer bulamayınca, tesisten önce yer alan özel otoparka aracı park ettik.(Tüm gün 40 TL) Biraz yürüyüşle tepeye ulaşıyorsunuz.
Metrobüsle ulaşım çok pratik. Altunizade durağında inip, Çamlıca Tepesine giden otobüs yada minibüslere binebilirsiniz.
Üsküdar’a geçip, 9A, 9Ç, 9Ü, 9Ş, 320, 11ÜS, 11V, 11ST, 11K, 11L, 11F, 11E, 11D ve 11A nolu otobüslerle Çamlıca Tepesi yada Turistik Çamlıca Tesisleri durağında inebilirsiniz. Biraz yürüyüşle ulaşıyorsunuz.
Turistik Çamlıca Tesisleri durağından İstanbul’un her yönünden gelerek uğrayan diğer otobüs hatlarına şu linkten ulaşabilirsiniz.
Çamlıca Tepesi Giriş Ücreti
Çamlıca Tepesi halka açık bir alandır, dolayısıyla giriş ücreti yok.
Otopark alanları ücretlidir.
Çamlıca Tepesi’ne Yakın İstanbul’da Gezilecek Yerler
Üsküdar’da yer alan Kız Kulesi yenilendi, merak ediyorsanız aynı gün içerisinde ziyaret edebilirsiniz.
Kız Kulesi ve çevresi hakkında bilgi için “Çocuklarla Kız Kulesi Gezisi” yazıma göz atmanızı öneririm.
Çamlıca Camii‘ni ziyaret edebilirsiniz.
Çamlıca Kulesine çıkıp İstanbul’u uçsuz bucaksız seyredebilirsiniz. Eğerki ziyaret edip görmek isterseniz detaylar için buraya linki bırakıyorum.
Keyifli geziler dilerim.
Çamlıca tepesi İstanbul’da nefes alınabilecek nadir yerlerden bir tanesi. Hafif deniz kokusu geliyor. Umarım her güzel şey gibi bunu da mahvetmezler.
Öncelikle Çamlıca Tepesiyle ilgili bilgilendirmeniz için teşekkür etmek isterim.
Deniz kokusunu alabildiyseniz ne mutlu size, şanslılardansınız!!!
Belediye ve İstanbul halkı çok güzel bakıyorlar, buranın güzelliğini hiçbirşey bozamaz.
İyi günler dilerim, hoşçakalın.