22 Nisan Dünya Gününüz Kutlu Olsun!

Geçen 22 Nisan dünya günüydü. Hiç duyanınız oldu mu? Dünya içinde bir gün ayırıp kutluyoruz.

Bende google amcama sordum nedir nerden çıkmıştır bu gün diye, sabah kahvemi yudumlarken. Bu arada latte yaptım kendime, ama şekersiz içmeye başladım, bakalım başarıyla devam edebilecek miyim? Şekeri azaltmak heveslerindeyim de…

Tabi konuyla ilgili incelemeler yaparken karşıma kocaman bir dünya resmi geldi, ama uzaydan çekilmiş olandan.

O koyu maviliği çevreleyen siyahlık ile ayrışmış beyazlık ve yeşillerle dönen bir küre. İşte ben burada yaşıyorum ! dedim

Bizim dünyamızz…

Baktıkça içim açıldı, ne güzel bir çevremiz var değil mi? Karnaval gibi rengarenk.

Ama diğer gezegenlere bakın. Yazııık onlar kuru sapsarı çukurlu hiç bişi yok ki…

Tabi o mükemmel renklerin arasında doğmak, büyümek, oyun oynamak, okula gitmek, denize girmek, sevmek, koşmak, üzülmek, ağaçtan meyve koparmak, zıplamak, bisiklet sürmek, hasta olmak, doğurmak, bebeğini büyütmek ve onunla aynı süreçleri yaşarken elinden tutmak.

Bu ana hatları oluşturan ve belki alıştığımız için farkında olmadığımız ağaçlar, komşunun kedisi, sabah alarmdan önce uyandıran kuşun cıvıltısı, derinlerden süzülerek çıkan bir carettayı seyretmek, bir çocuğun kahkahası, sabah koşusunda gördüğün yunus sürüsü ise yan kahramanlar olarak süsler hayatımızın her karesini.

Öyle ki hep bizleri tamamlar yeri gelince evrenin büyüklüğünü bize anlatır. İşte bu güzelliklerin oluşturduğu renkler taaa uzaya kadar gider.

İşte Dünya Günü, böylesi anlar yaratan ama çevresel tehditlerle başbaşa bıraktığımız mucizevi küremizin halini insanoğlunun farketmesi amacıyla, 1969 yılında UNESCO Dünya Konferansında John McConnel tarafından özel bir gün düzenlenmesi fikriyle ortaya atılmış.

Aslında dünyamızın yaşamı ve güzelliğini kutlama günü olarak ekinoks zamanı olan 21 Mart önerilmiş. Daha sonra çevre sorunlarına büyük bir kamuoyu ile tepki gösteren ilk hareket, Wisconsin Senatörü Gaylord Nelson’un desteği ile ve Denis Hayes’in organizatörlüğünde 22 Nisan 1970 günü ilk Dünya Günü kutlamaları olarak tarihe geçmiş. Bu kutlamalara yaklaşık 20 milyon insan katılmış, birçok sempozyum düzenlenerek, çevre sorunlarına dikkat çekilmiş. ABD’nin ilk “Temiz Hava Yasası” ve “Temiz Su Yasaları” böylece hazırlanmış.

Tabi 1970 Türkiye’sinde sanayileşme az ve tarımın daha büyük ağırlığı olduğu bir dönem. O zamanlar çevremiz güzel tehdit yokk. Taaaki şu son yirmi yıla geri dönersek, gelişen şehirler, turizm ve sanayi doğayı etkilemeyi başardı bizde de.

Barajların yapılması, şehirlerin büyümesi, turizm için açılan yollarla yok edilen doğa, kurulan tesisler ve bunların üzerinden dönen ekonomi.

Malesef bu rahatlığa ve konfora alıştık değil mi?

On yaşlarındaydım sanırım. Yaz tatillerinde hep olan su kıtlığı yüzünden zamanımızın büyük bir bölümünü camide su kuyruğunda geçirirdik çocukken.

Ya da mum ışığında yapılan eğri büğrü ödevlerr 🙁

Evet o şartlara kimsenin dönmesini istemem.

22 Nisan Dünya Günü legoları 😉

Hatta daha ileriye gitmeli dünyaa. Nasıl mı?

Enerjiyi doğal kaynakları kullanarak ama çevreyi tüketmeden bulmalı…Güneş, rüzgar enerjisini kullanabiliriz pekala.

Avrupa ve Amerika’da yapılan gökdelenlerde artık bununla ilgili zorunluluklar var. Ülkemizde de getirilsin bence.

Elektrikli arabalar artık ülkemizde de kullanılsın.

Çocuklarımıza suyun ne kadar önemli olduğunu ve musluktan akan suyu boşa harcamamız gerektiğini anlatalım. Odadan çıkarken kullanmadığımız elektrikli cihazları lambayı mesela kapatmayı alışkanlık edelim, ettirelim. Bunların hep sosyal sorumluluk olduğunu anlatalım onlara.

Çöpleri ayrıştırmayı ve dönüştürülebilir torbasına atmayı gösterelim. Çöplerin yurtdışında enerji için kullanıldığını biliyor muydunuz?

Yakın mesafelere araba yerine bisikletle gidebileceğimizi gösterelim çocuklara.

Etraflarındaki her türlü canlının doğanın devamlılığı için gerekli olduğunu öğretelim. Bu yüzden sabah uyandığımızda kuşların cıvıltısını duymak istiyorsak onlara taş atmak yerine cam kenarlarına biraz bayatlamış ekmeklerimizden yem yapıp ayıralım. Ağaç yoksa civarda, onlar için yuvalar yapalım.

Şehirde yaşıyor olabilirsiniz ama çevremize ne kadar duyarlı olursak soluduğumuz havanın bizlere o kadar yararı olacak.

İşte Dünya Gününde yılda bir kere bile olsa buna vakit ayırıp hayatımızdaki bazı alışkanlıkları çevre duyarlılığını geliştirmek amaçlı değiştirelim.

Mesela bu yıl çocuklara suyun önemini anlatalım ve diş fırçalarken boşa akıtılan suyun hem kesemize hemde doğaya zarar verebileceğini anlatalım.

Biz yetişkinlerde en basitinden cam şişeleri toplamaya ya da atık pilleri toplayıp geri dönüşüm kutularına atmaya başlayalım. Ne dersiniz?

Bir damla siz atarsanız, bir damla ben, bir damla karşı komşu derken göl olur bu birikimler.

Birşeyleri değiştirmek illa sadece protestolarla değil, eğlenerek konuşarak anlatarak yaparak elele vererek gelişir.

Unutmayalım biz doğayı ne kadar korursak o da bizleri ve gelecek nesilleri o kadar koruyacaktır.

Küremizdeki o ahengi kaybetmeyelim 😉

Herkesin Dünya Günü Kutlu Olsun!

Dünyamız ve evren ne kadar önemli…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.