Zeus’un kızı Tanrı Atena’nın seyre daldığı derin mavi sulardayız 🗿
Mitolojinin eteklerinde epik gün batımlarını seyretmeye doyamıyoruz.
Assos
Tanrıların diyarı
kekik kokan tepelerden
hırçın denizlere seyir eden balıkçının⛵
komşuya
komşununsa anakaraya sevdası
özlemindeyiz.
Assos’tayız.
Kurban Bayramında eller öpüldü, şekerler bolca tüketildi.
Sonra okul öncesinde küçük bir tatil yapalım dedik, ama yakın olsun İstanbul’a.
Assos geldi aklımıza Orhan’la. Bundan 9 sene önceydi ilk ziyaretim taaa oğluma hamileyken.
Kim bilir nasıl değişmiştir dedik…
İstanbul’dan İdo ile Bandırma ve 3 saatte Kadırga Koyundaki otelimize yerleştik.
Buralar tarih kokuyor. Odamızın manzarasında Midilli bizleri ağırlarken, Atena’nın ulu denizi seyre daldığı dağın arkasından günbatımını seyre dalıyoruz.
Sabah erkenden uyandık, kahvaltıdan sonra tarihi ufuk çizgisine yola çıkmak için aracımıza bindik.
İstikamet, Assos Antik Limanı 👈
Assos Limanı, bölgenin turistik açıdan en çok cezbeden yeri. Daracık taş evli sokaklar arasında gezerken kaybolup sonra denizden gelen kokuyu içinize çekerek bulduğunuz antik liman
Bir avuç olan Assos, sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmış. Sahilse taş oteller, balık restoranları ve limanı oya gibi boyayan kayıklarla dolu.
Zaten yürümenizle yarım saatte bitecek bir köy aslında😊 Ama harika manzara taze balık ufkun güzelliği ise unutulmaz. Belki de büyüleyen antik hayatın her an bir yerden önünüze çıkıyor olması, yaşarken eskiye dokunabilmek ve onunla yaşamak buranın cazibesi.
9 sene önceye göre değişmiş Assos. Oteller, yollar daha temiz düzenli. Turistle ilgileri daha ılımlı ve tabi turistik tesisler çoğalmış. Mesela birçok “beach” açılmış. Sahildeki taşlık kumsal üstü, tahtadan yapılmış iskeleler ile dolmuş. Kısacası burası da turizmden nasibini alarak gelişmiş.
Gelelim Assos Antik Limanla ilgili anne gözüyle notlarıma:
Assos antik limanında denize iskelelerden girebiliyorsunuz. Sahilde çok küçük bir alanda halk plajı var. Diğer yerler hep bir otel ya da restorana ait şık şezlonglu yerler.
Tabi deniz, manzara, antik limanda yüzme keyfi anlatılmaz yaşanır. Şıkır şıkır su, ama çakıllı. İskelelerden girerken dikkatli girip çıkın yoksa ayaklar kayalara vurabilir. Halk plajında yüzecekseniz, çocuklar için deniz ayakkabısı şart.
Sahilde pusetle gezebileceğiniz yürüyüş yolu var.
Yazın ve geleneksel tatil zamanlarında akşam saatlerine yakın liman çok doluyor. Bir avuç yer olduğu için kalabalıkta hareket etmek zor olabilir.
Zaten böyle zamanlarda özel araç için otopark bulamıyorsunuz. Çok gerilere yol üstüne bırakıyorsunuz. Çocuklar yürüyorsa problem yok ama diğer türlü sizin için pusetle inmek çıkmak zor. Zaten yol tek şeride düşüyor.
Tarih ve kültürel gezi açısından bakarsak;
Assos antik limanda denize girdiğiniz gün liman ve sokakların da şöyle bir gezin.
Taş konaklar, liman, balıkçılar. Çok huzur veriyor insana.
Buranın özelliği antik dönemlerden beridir insanoğlu için liman görevi görüyor olması. Bilinçsizce yapılan dalgakıranın diğer tarafına geçebilirseniz kayaları atlayarak antik kentin deniz içindeki kalıntılarını bulabilirsiniz. Tabi isterseniz deniz gözlüklerinizi paletinizi de alın ve bir de yakından siz bakın 😉
Yeme içme konaklama;
Assos Limandaki meşhur dondurmacıdan ballı bademli ve sakızlı dondurmayı 🍦denemeden dönmeyin.
Kervansaray oteli gözüme güzel göründü. Ama buradaki odaların küçük ve eski olduğunu unutmayın. Gelirken beklentileriniz lütfen yüksek olmasın.
Kıyıda birçok balık restoranı var. Hepsi de taze balık sunuyorlar, burada önemli olan oturmadan önce balığınızı seçin ve pazarlık yapın.
Ulaşım ;
Küçükkuyu- Kadırga – Behramkale – Assos arasında minibüsler çalışıyor.
Özel araçla gelmek güzel ama limanın içindeki sokaklar çok dar. Bu nedenle trafik akışı zor oluyor. Hatta park için limana inişteki yokuşun sağına soluna arabayı park etmek durumundasınız.
Assos çocuklarla tatil için 2 ya da 3 gün kalınabilecek güzel bir sahil kasabası. Burası daha çok çiftlerin gelip kalabileceği, balayı yapabilecekleri gibi bir yer. Yaz tatilinde denize rahat girebileceginiz bir yer arıyorsanız bu bölgenin daha kuzeyine ya da güneyine doğru gitmeniz tavsiye ederim.
Kültürel gezi içinse bence paha biçilmez. Çocuklarla Assos’u gezerken mitoloji kitaplarını elinize alıp bu bölgeye ait hikayeleri günbatımının o kızıl ışıklarında okumak ne harika olurdu. Kimbilir bu fantastik öyküler ile çocuklar nasıl bir tatil anısıyla dönerler değil mi?